Bu oyun hakkındaki düşüncelerimi anlatacağım bir post yayınlayacağım demiştim. Vakit kaybetmeden sizlerle paylaşmak istedim.
Oyun Hezârfen Ahmet Çelebi’yi konu alıyor. Yer yer
Hezârfen’in örnek aldığı ve ustası kabul ettiği Cevheri’den de bahsedilmiş.
Çelebi’nin hayran olduğu Hayyam’dan alıntılar oyuna renk katmış.
Belirli aralıklarla oyun yarıda kesilerek gereken açıklamalar yapılarak izleyiciyi bilgilendirmeyi tercih etmişler. Bu özellik oldukça hoşuma gitti.
Oyunda en çok etkilendiğim sahnelerden biri Çelebi’nin uçuş sahnesi oldu. Çelebi’yi canlandıran Alican Yücesoy bir sopanın ucuna sabitlenmiş kukla ile muhteşem bir dans gösterisi sergiledi. Bu dans gösterisinin bir kısmını sahneden inerek seyircilerin arasında sürdürdü. Gökyüzü havası verilmek için bazı oyuncular ellerinde tellerle oluşturulmuş kuşlar eşliğinde Yücesoy’u takip etti.
Belirli aralıklarla oyun yarıda kesilerek gereken açıklamalar yapılarak izleyiciyi bilgilendirmeyi tercih etmişler. Bu özellik oldukça hoşuma gitti.
Oyunda en çok etkilendiğim sahnelerden biri Çelebi’nin uçuş sahnesi oldu. Çelebi’yi canlandıran Alican Yücesoy bir sopanın ucuna sabitlenmiş kukla ile muhteşem bir dans gösterisi sergiledi. Bu dans gösterisinin bir kısmını sahneden inerek seyircilerin arasında sürdürdü. Gökyüzü havası verilmek için bazı oyuncular ellerinde tellerle oluşturulmuş kuşlar eşliğinde Yücesoy’u takip etti.
Büyülendiğim diğer
bir nokta ise oyunun sonunda Yücesoy’un oyunu özetler biçimde yaptığı konuşma
oldu. Muhteşem bir oyunculuk sergileyerek herkesi kendine hayran bıraktı. Böyle
duygu yüklü bir sahnenin en sona bırakılması çok mükemmel olmuş. Ayrıca özet
şeklinde hatırlatılan konuşmalar o sahneleri tekrar izliyormuş izlenimi
yarattı.
Hem güldüren hem düşündüren bu etkileyici oyunu tüm salon ayakta alkışladı.
Ayrıca belirtmek isterim ki (diğer postta bahsetmiştim) o gün bir güzellikle daha karşılaştım. Bakırköy Belediyesi büyük bir örnek teşkil ederek işitme engellileri de düşünmüş ve oyun sergilenirken sahnenin her iki yanında bulunan minik ekranlarda alt yazı geçiyor. Salonun yarısı işitme engellilerle doluydu.
Bu nedenle Bakırköy Belediyesine sonsuz teşekkürler. Hazır Engelliler Haftası (10-16 Mayıs) yaklaşmışken bu ince düşünce çok hoşuma gitti. Oyundan kısa replikler:
-
Adam uçacakmış öyle mi ?
- Uçacakmış yaaa.
- Yok canım ! Sahi mi ?
- Vayy vayy vayy !
- Nasıl uçacakmış ?
- Kuş gibi !
- Kuş gibi mi ?
- Kuş gibi !
- Ne kuşu peki ?
- Nerden aklına gelmiş ?
- Ne demek nerden aklına gelmiş, gelmiş işte !
-
İnsan nasıl uçar ?
- Sanki her şey iyiymiş gibi şimdi de bu adam çıktı… Başımıza taş yağacak…
Umarım Beğenmişsinizdir..
Ödevimden alıntılarla paylaşmak istedim :)
gitmiş kadar oldum :)
YanıtlaSilhttp://zoomlabakalim.blogspot.com/
:)
Silbuna sevindim :)